• Kulübümüz

TÜZÜĞÜMÜZ

TAYK Spor Kulübü Tüzüğü

Üç tarafı denizlerle çevrili ülkemizde yatçılık ve yelkencilik özellikle köklü kurumlar sayesinde oldukça ilerlemiş durumda. Bahriye Mektebi Okul gemileri ile başlayan ve daha sonra yelkenli sandal ile yaygınlaşan yelken sevgisi sahillerimizde kurulmuş yelken kulüplerinin destekleri ile uluslararası camiada yüzümüzü güldürecek sonuçlar almamıza neden oluyor. Türkiye Açıkdeniz Yarış Kulübü (TAYK) de şüphesiz bu gelişimin öncülerindendir.

08 Mayıs 1971 tarihinde; yarışlara katılan dönemin ünlü Türk yatçıları olan Cent ARDAN, Samim ARDUMAN, Faruk BİRGEN, Fahir ÇELİKBAŞ, İzzettin ÇİNTAV, Süleyman DİRVANA, Spiridon ETNOPULOS, Kerim KERİMOĞLU, Muhittin ÖNEY, Nedim ÖZGEN, Alberto PENHAS, İzzet PENSOY, Şakir SABUNCUOĞLU, Semih TUĞLU ve Muammer TUKSAVUL; yacht yarışlarını uluslararası kurallara göre yapmak, yine uluslararası ölçü ve handikap sistemlerini Türkiye’ye getirmek, Türkiye’de yapılacak olan yarışlara yabancı yatçıları davet etmek ve Türk yachtçılarının da yurt dışında yapılacak yarışlara katılarak Türk yatçılığını tanıtabilmeleri amacı ile Açıkdeniz Yarış Kulübü’nü (AYK) kurmuşlardır.
Kurulduğu günlerde işe, o günlerin dünyada en çok uygulanan “ölçü ve handikap sistemi” olan IOR. sistemi ile ilgili İngiltere’de ölçücü yetiştirerek ve yarışlarını o sınıfta organize ederek başlayan AYK; o tarihlerde İstanbul’da marina olmaması nedeniyle yachtların kışı karada geçirmek zorunda olduklarından Haziran ve Eylül ayları arasında kısıtlı zaman dilimi içinde sadece üç yarışı; Marmara Kupası, Üçgen Rota yarışı ve Türk Donanma Vakfı Kupası yarışlarını organize etmiştir.
İlk uluslararası organizasyon olarak 1980 yılında La Trans Mediterranée yarışının bir ayağını Kuşadası’na alarak oradan Kuşadası-Pire etabını organizasyonunu yapmış, 1990’da Deniz Kuvvetleri Kupası yarışını Selanik’e uzattıktan sonra 2000 yılında Nautical Club of Thessaloniki ile birlikte ve T.C. Dışişleri Bakanlığı’nın destekleri ile “Dostluk Kupaları-Friendships Cup” yarışını organize ederek, Ege Denizi’nde dostluk rüzgarlarının esmesine öncülük etmiştir.

1980’lerin ortalarında yapılan marinalar, yachtların denizde kaldıkları süreyi uzatmış ve AYK de önce İlkbahar daha sonra Kış Kupası yarışları ve arasındaki tarihlere koyduğu diğer yarışlarla yarış sezonunu Mart ayında başlayarak Aralık ayı ortasında bitecek şekilde uzatmıştır. 1993 yılında Bakanlar Kurulu 12.06.1993 tarih ve 93/4531 sayılı kararı ile isminin başında “Türkiye” kelimesinin kullanılmasına karar verildiğinden “Türkiye Açıkdeniz Yarış Kulübü” (TAYK) adını alan kulübümüz, isminin bir gereği olarak gerek denizci bir nesil yetişmesine katkıda bulunmak, gerekse Türkiye’nin sesini yabancı ülkelerde duyurabilmek amacıyla; Türkiye’nin bir çok bölgesinde Göcek Yacht Kulübü, Marmaris International Yacht Kulübü, Turgutreis Bodrum Yacht Kulübü, Ege Açıkdeniz Yacht Kulübü, Foça Yelken İhtisas Kulübü gibi yelken ve yacht kulüplerinin kurulmasına öncü olmuş ve İstanbul’da düzenlediği lokal yarışlar dışında tüm denizlerimizde (Deniz Kuvvetleri Kupası, Doğu Ege Yelken Haftası, Marmaris Uluslararası Yacht Haftası, Göcek Yacht Haftası, Göcek Sonbahar Kupası, Bodrum Kupası, Foça Regatta, Christmas Regatta, Karadeniz Kupası gibi) yarışlar organize etmektedir. TAYK diğer yelken kulüplerini rakip olarak değil, paydaş olarak görmekte ve denizcilere yakışır bir dostluk çerçevesi içinde ilişkilerini sürdürmektedir.

TAYK; Türkiye’deki yat sahiplerini bünyesine almakla birlikte, sevgi ve anlayışın denizdeki beraberliklerle pekiştiğine olan inancı nedeniyle, sadece üyelerine değil, centerboard sporcularından, üniversite öğrencilerine kadar tüm yatçılara teknik ve kültürel bazda hizmet vermekte ve geniş bir yat sporcusu kitlesine hitap ederek denizci sayısını arttırmaya gayret etmektedir.
TAYK'ın 1971 senesindeki kuruluşundan bu yana değerli komodorlarımız;

ve kurulları bu bayrağı elden ele taşımışlardır. Sonuç olarak TAYK; Büyük Atatürk’ün “En güzel coğrafi vaziyette ve üç tarafı denizle çevrili olan Türkiye; endüstrisi, ticareti ve sporu ile en ileri denizci millet yetiştirmek kabiliyetindedir. Bu kabiliyetten istifade etmeyi bilmeliyiz; Denizciliği Türk’ün büyük milli ülküsü olarak düşünmeli ve az zamanda başarmalıyız.” vecizesinde ifade ettiği gerçeği hayata geçirmeye çalışmaktadır. Derleyen: Cahit R. ÜREN

KURUCULARIMIZ:

Başa Dön